Zor ve Acılı

 Değişim elbet.. Siz alışmışken etli sulu sebze yemeklerine, hayat önünüze bir tabak bulgur pilavı bırakıyor. İsyan etseniz de fırtınalar koparsanız da içinizde, diyor ki: "Bugün menüde bu var." 

Çocuk olup ağlayıp yaygara çıkarmak istiyorsunuz ve hatta bir damla göz yaşınızı tutamayıp düşürüyorsunuz. Neden bu durumdayım diye sorguluyor, sorumlu olabilecek kişilerin hızlıca kafanızda listesini yapıyorsunuz. Onlara kızmak istiyorsunuz, nefret etmek. Kolay olan bu çünkü. Öfke ve nefretten beslenmek, yeniye adım atacak enerjiyi bu duygulardan almak istiyorsunuz. Fakat başaramıyorsunuz! Kızacak kızılacak bir durum yok. Bu enerjinin size bir katkısı olmayacak ki. Önünüze o tabağı koyan onlar değil ki. Yine sizsiniz..

Göğüs ağrısı, kalp sıkışması, midede kelebekler. Yok hayır bu sefer aşk değil kapıyı çalan. Yeni sen çalıyor kapıyı. Tanışmak istiyor seninle. Eski seni alacak senden ve sana yenisini teslim edecek. Kapama kulaklarını. Saklanmaya da çalışma. Vakit geldi diyor evren, istesen de istemesen de. 

Ya sevgiyle karşılarsın bu durumu ya da öfke ve nefretle. Arada değişen hiç bir şey olmaz sen dışında. Neye dönüşeceğine sen karar vereceksin. Bu yaşam deneyiminde cebine ne koyacağına sen karar vereceksin. Evrenin işi sadece oyun kurmak!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Vakit Geldi A Dostlar!

Çalışıyor İzlenimi Yaratma - Kurumsal Firma -

EVRENİN DİLİ MATEMATİKTİR: 11-22-33